Aldığım bir girişimcilik eğitiminde mentörümüz: “Probleme aşık olmalısınız, çözüme değil. Eğer insanların bir şeye ihtiyacı varsa, ortada bir sorun varsa, ona aşık olun. Fikirler, çözümler değişebilir” dedi.
Genelde hep “abi bu çok iyi fikir…, öyle bi fikrim var ki…, bu tutar var ya…” diyerek girişiyoruz işlere. Böyle başlamak yanlış mı? Bence hayır başlamak için çok güzel bir nokta. Ama ilerleyen zamanlarda kendi fikrimize, çözümümüze aşık olup onu kutsayacak hale gelince sıkıntı başlıyor.
Amazon, ilk kurulurken online kitapçı veya kitapların satılacağı pazaryeri olarak başlatmıştı fikrini. “Ben dünyanın en iyi online kitapçısı olacağım” diye hedef koymadı Jeff Bezos. Ve sadece kendi çözümüne aşık olup oradan ilerlemedi. Kitap satmak için başlattığı girişimde daha büyük sorunu veya ihtiyacı hissederek dönüştü. Pivot ederek, ihtiyacı göz önüne alarak, probleme aşık olarak yola devam etti.
Hatta Amazon sürekli değişen şeylere odaklanırsak başarılı olamayız, bizim hiç değişmeyecek olan şeylere odaklanmamız lazım diye hedeflerini yeniledi. Yöntemler, çözümler hep değişebilir ama insanların daha çok ürünü daha ucuza almak istemesi ve en hızlı şekilde ürünü elde etmek istemesi değişmeyecektir diye belirlediler. O yüzden biz bu 2 maddeye odaklanacağız dediler. En ucuz ürünü en hızlı sürede ulaştırmak. Bunlar değişmeyecek, biz bunları nasıl yapacağımızı sürekli değiştierbiliriz dediler. Prime üyesi olanlara 24 saatte veya daha hızlı şekilde ürünleri teslim etmek bu şekilde ortaya çıktı.
Nedir “Pivot Etmek” derseniz, internetten birçok tanım görebilirsiniz ama bence şöyle tanımlayabiliriz; probleme aşık olup çözüm fikrini doğru zamanda değiştirebilmek, müşterinin ihtiyacını gördüğü anda fikrinden vazgeçip yeni fikre geçiş yapabilmek.
“Vizyonunuzdan kolayca vazgeçmeyin, ancak piyasa gerçekleri size bunun bir halüsinasyon olduğunu söylüyorsa bu vizyonun peşinden gitmeyin.”
Müşterilerin gerçekten de sizin düşündüğünüz sorunları/problemleri var mı?
Sorunları ve çözümleri birbirinden ayırmak yeni başlayanlar için çok önemli bir adımdır – hedef pazarlarda gerçekten sorun yoksa, bu soruna yönelik çözümler geliştirmek kaynak israfıdır.
Pitch Deck veya Startup Sunumu hazırlarken sayfalardan birisi de Problem sayfasıdır. Girişimimizin problemini doğru tanımlayabilmek için aşağıdaki soruları sorabiliriz. Hangi fikre çalışıyorsak aşağıdaki soruları sorup problemi yeniden belirleyip o şekilde yola çıkabiliriz.
İşte PROBLEMİ belirleyebilmek için bize yardımcı olabilecek sorular:
- Girişiminiz, kullanıcıların hayatını nasıl daha iyi hale getirecek?
- Hangi acı noktalarını çözeceksiniz?
- Çözüm yerine kendinizi müşterinizin yerine koyun ve onların sorununun ne olduğunu düşünün.
- Bu sorunları çözülürse ne olur?
- Bu sorunun çözülmesi ne kadar kritiktir?
- Müşteri sizi hangi iş için işe alacak?
- Müşterinizi kapsayan duyguyu tanımlayın.
- Onlara acı veya hayal kırıklığı yaratan şey nedir?
- Bu acıyı ne dindirecek? İlacı nedir?
- İnsanlar piyasadaki mevcut çözümlerde neyi seviyor? Neyi beğenmiyor?
Çözümünüz duygunun yanında, tasarruf, zaman ve paraya dayalı olacaktır.
Şu anda sahip olmadıkları neyi elde etmek istiyorlar?
- Müşteri ihtiyacının büyüklüğü nedir? (Kritik görev mi yoksa sahip olmak güzel mi?)
- Müşteri sizi hangi işi yapmanız için tutuyor?
- İnsanlar sorunlara yönelik mevcut çözümler hakkında nelerden nefret ediyor?
- İşletmenizle ilgili herhangi bir şeye sahip olsalar neye sahip olmak isterlerdi?
- Müşterilere zaman ve para kazandıracak olan nedir?
Müşterilerinizi tanımlayamazsanız, iş fikriniz doğrulanamaz.
- Hizmet verdiğiniz kişilerin ihtiyaçları ve hedefleri nelerdir?
- Hedef müşterileriniz ve kullanıcılarınız kimler?
- Çözümünüzü kim satın alacak?
- Onları nerede bulacaksınız?
- İlk müjdecileriniz kimler?
- İdeal müşterileriniz kimler?
- Pazarın büyüklüğü nedir?
- Pazar türünü biliyor musunuz?
Fikriniz ile pazar arasındaki ilişki nedir? Yeni bir pazarda yeni bir ürün mü yoksa mevcut bir pazarda yeni bir ürün mü yaratıyorsunuz? Eğer ikincisiyse, bir pazarı yeniden tanımlamanız/yeniden çerçevelemeniz mi gerekiyor, yoksa tamamen yeni bir pazar mı yaratmak istiyorsunuz? İlkini gerçekleştirmek için çok daha fazla kaynak gerekir. Mevcut bir pazarsa, niş veya daha düşük maliyetli bir çözüm sağlamak için pazarı yeniden bölümlendiriyor musunuz? Daha iyi performans mı? Bitişik pazarlara açılma fırsatı var mı?
En büyük teknoloji şirketlerine ilham veren problemler, sorunlar:
- Facebook: Üniversite öğrencilerinin çevrimiçi olarak birbirleriyle kolayca bağlantı kurmasını ve iletişimde kalmasını sağlamak.
- Stripe: Geliştiricilerin ve işletmelerin çevrimiçi ödeme işlemlerini basit ve güvenli bir şekilde gerçekleştirebilmesini sağlamak.
- Airbnb: Seyahat edenlerin otellere alternatif olarak uygun fiyatlı ve benzersiz konaklama yerleri bulmasını sağlamak.
- Instagram: Kullanıcıların akıllı telefonlarından çektikleri fotoğrafları kolayca paylaşmalarını ve bu fotoğrafları filtrelerle güzelleştirmelerini sağlamak.
- Spotify: Kullanıcıların müzikleri yasal ve anında erişilebilir bir şekilde dinlemelerini sağlamak.
- Uber: Şehir içi ulaşımda güvenilir ve hızlı bir alternatif sunarak, sürücülerle yolcuları bir araya getirmek.
- Canva: Tasarım bilgisi olmayan kişilerin kolayca profesyonel görünümlü grafikler ve tasarımlar oluşturmasını sağlamak.
- Discord: Oyun oynayan insanların sesli, görüntülü ve yazılı olarak kolayca iletişim kurmalarını sağlamak.
- Dropbox: Kullanıcıların dosyalarını bulutta saklayarak her yerden erişim ve paylaşım yapabilmelerini sağlamak.
- Duolingo: Kullanıcıların ücretsiz ve eğlenceli bir şekilde yabancı dil öğrenmelerini sağlamak.
- Zapier: Farklı web uygulamaları arasında otomatik iş akışları oluşturarak manuel işleri azaltmak.
- Airtable: Kullanıcıların esnek ve özelleştirilebilir veritabanları oluşturarak bilgi ve projeleri daha etkin yönetmelerini sağlamak.
#startup #startup101 #girişimci #girişimcilik #entrepreneur #entrepreneurship #problem #fikir #idea #unicorn #canva #uber #facebook #instagram #zapier #discord #duolingo #chatgpt #spotify #airbnb #stripe